Düşünceler Düşünce Düşünceler Düşünce Düşünceler Düşünce Düşünceler Düşünce Düşünceler Düşünce Düşünceler Düşünce Düşünceler Düşünce Düşünceler Düşünce
Düşünceler Düşünce » 'Köşe Yazısı' kategorisine ait yazılar (Page 33)

İnsanın bilgi üretmesi dış dünyadan gözlem, deney, okuma veya dinlenme yoluyla verilen toplaması ve bu verileri zihinde kodlayarak malumat sahibi olmasıyla başlar. Ancak dış dünyadan insana ulaşan verilerin sadece zihinde depolanması bilgi değil malumattır. Çeşitli kanallarla topladığı malumatın bilgi olabilmesi için o insana özgü bir biçime girmesi gerekmektedir.
Kişiye ulaşan her türlü veri için sadece birer hammaddedir. İnsan bu ham maddeyi işleyebildiğinde, kendince anlamlandırıp düşünce sisteminin bir -Devamı »

Oidipus Yunan mitolojisinde Thebai kralı Lacos?un oğludur. Bir kahin Lacos?a oğlunun onu öldürdükten sonra Aslında Oidipus dünyaya gelmeden bu kehanet ortaya atılmış kötü bir yazgının damgasını doğmadan yemiştir.’İşte bu kehanetin gerçekleşmesinden korkan Lacos, onu doğar doğmaz bir yere bırakmaya kara verir. Bunu yapmadan önce çocuğun ayak bileklerini deler. Ona Oidipus adının verilmesi bu yüzdendir çünkü Oidipus ?şiş ayak? anlamına gelir.
Kimine göre bir sepete konup denize bırakıldı kimine göre de bir dağın eteklerine. Tesadüfen sürüleriyle gezinen çobanlar, onu buldukları gibi bir çocuğu olmasını çok isteyen kral Polybos?a teslim ederler. Onu himayesine alan Polybos, Oidipus?u kendi oğlu gibi büyütür. -Devamı »

Geçen ay Freud?un kuramına ilham oluşturan Oidipus?un mitolojideki yerinden söz etmiştik. Bu ay da freud?un psikolojide son derece ilginç bulunan Oidipus Kompleksinden bahsedip ayrıca Anti Oidipus kavramını irdeleyeceğiz.

Yukarıda da belirttiğim gibi Freud?un mitolojik kahraman Oidipus?dan yola çıkarak oluşturduğu, bu görüşünden önce Freud?un ?psikanaliz? kuramını hatırlayalım. Freud?a göre çocukluk döneminde yaşanılan olaylar gelecekte gerçekleştirilen davranışların çatısını oluşturur, dolayısıyla bir insanın kişiliğini çözmek için öncelikle onun çocukluk dönemine gitmek gerekir. -Devamı »

Fukara keşkülü, doyurucu olması ve insanı tok tutması nedeniyle Osmanlı döneminde fakirlere dağıtılan yüksek kalorili bir tatlının adı. Osmanlı mutfağında önemli bir yeri olan tatlının hikayesi ise son derece ilginç; rivayete göre: Adalete ve halkın huzuruna çok önem veren Osmanlı kadıları ve dervişleri, belirlenen bir zamanda halkın içine karışır ve dilencilik yaparlarmış. Bu iş için de Keşkül denilen kaplardan yararlanırlarmış. -Devamı »

Dostların mesken tuttuğu, yaşamın tüm zorluklarına karşın dertlere mola, sorunlara ÇÖzüm bulmak iÇin ara verilen; planların, programların Çizilmesi iÇin tercih edilen yerdir, tatlı düşlerin yaşandığı yer.Burada sessiz sedasız kalınamaz.

Çay, kahve iÇilirken; hatta yemek yerken bile sürer sohbetler, muhabbetler. Müziğin atmosferi kaplaması zorunludur neredeyse.

SÖzgelimi bir ozanı vardır; bildiğiniz ozanlardan farklı, elinde sazıyla karşılamaz sizi. Kaşlarıyla ritmi yÖnlendirir; her telden müziğe uyum gÖstermesine aldanmayın sakın haa!.. -Devamı »