Düşünceler Düşünce Düşünceler Düşünce Düşünceler Düşünce Düşünceler Düşünce Düşünceler Düşünce Düşünceler Düşünce Düşünceler Düşünce Düşünceler Düşünce

101 temel eser, 101 Dalmaçyalı gibi… Dalmaçyalıların beyaz kısmını temsil eden 100 esere karşılık, siyah beneklerini temsil eden sadece bir eser.

Bildiğiniz gibi, Milli Eğitim Bakanlığı tarafından ortaÖğretim Öğrencilerinin okumalarının şart koşulduğu 100 temel eser aÇıklandı. Listede 73 yerli eserin yanı sıra 27 yabancı eser yer alıyor. Atatürk?ün ?Nutuk?u? ile başlayan liste Cengiz Aytmatov?un ?Gün olur asra Bedel? adlı eseriyle sona eriyor.

(İnsan hafızasına 100 bin kitap sığabildiği düşüncesinden mi etkilendiler acaba? (Hürriyet) ilerleyen zamanlarda bu uygulamanın ilkÖğretimde de yapılacağı belirtildi. -Devamı »

Bilginin olanaklılığı çerçevesinde duyumun algı sayılması için bir takım düzenlemeler gerekir. Bu düzenlemeleri yapacak tek mercii akıldır. Çünkü akıl duyumu kalıba sokarken dış dünyada bulunan kavranabilir kimi yapıları uygulamak yerine bütünüyle kendi doğasında bulunan öğeleri kullanır.İnsan dış dünyanın deneysel bilgisi konusunda duyu deneyleri ve algısı ile sınırlanmış bir varlıktır. Dış dünyadaki değişikliği ancak algımıza yansıdığı biçimiyle ne yazık ki kavrayabiliyoruz. Dış dünyayı doğrudan tanıma olasılığımızı olmadığından bu değişiklikleri karşılaştırma olasılığımız olanak dışıdır. -Devamı »

İnsanın bilgi üretmesi dış dünyadan gözlem, deney, okuma veya dinlenme yoluyla verilen toplaması ve bu verileri zihinde kodlayarak malumat sahibi olmasıyla başlar. Ancak dış dünyadan insana ulaşan verilerin sadece zihinde depolanması bilgi değil malumattır. Çeşitli kanallarla topladığı malumatın bilgi olabilmesi için o insana özgü bir biçime girmesi gerekmektedir.
Kişiye ulaşan her türlü veri için sadece birer hammaddedir. İnsan bu ham maddeyi işleyebildiğinde, kendince anlamlandırıp düşünce sisteminin bir -Devamı »

Oidipus Yunan mitolojisinde Thebai kralı Lacos?un oğludur. Bir kahin Lacos?a oğlunun onu öldürdükten sonra Aslında Oidipus dünyaya gelmeden bu kehanet ortaya atılmış kötü bir yazgının damgasını doğmadan yemiştir.’İşte bu kehanetin gerçekleşmesinden korkan Lacos, onu doğar doğmaz bir yere bırakmaya kara verir. Bunu yapmadan önce çocuğun ayak bileklerini deler. Ona Oidipus adının verilmesi bu yüzdendir çünkü Oidipus ?şiş ayak? anlamına gelir.
Kimine göre bir sepete konup denize bırakıldı kimine göre de bir dağın eteklerine. Tesadüfen sürüleriyle gezinen çobanlar, onu buldukları gibi bir çocuğu olmasını çok isteyen kral Polybos?a teslim ederler. Onu himayesine alan Polybos, Oidipus?u kendi oğlu gibi büyütür. -Devamı »

Geçen ay Freud?un kuramına ilham oluşturan Oidipus?un mitolojideki yerinden söz etmiştik. Bu ay da freud?un psikolojide son derece ilginç bulunan Oidipus Kompleksinden bahsedip ayrıca Anti Oidipus kavramını irdeleyeceğiz.

Yukarıda da belirttiğim gibi Freud?un mitolojik kahraman Oidipus?dan yola çıkarak oluşturduğu, bu görüşünden önce Freud?un ?psikanaliz? kuramını hatırlayalım. Freud?a göre çocukluk döneminde yaşanılan olaylar gelecekte gerçekleştirilen davranışların çatısını oluşturur, dolayısıyla bir insanın kişiliğini çözmek için öncelikle onun çocukluk dönemine gitmek gerekir. -Devamı »