Düşünceler Düşünce Düşünceler Düşünce Düşünceler Düşünce Düşünceler Düşünce Düşünceler Düşünce Düşünceler Düşünce Düşünceler Düşünce Düşünceler Düşünce

user_63_mzk_flsfSanat dalları toplum yapısı içinde birbirinden bağımsız düşünülemez.[2] Buna en güzel örnek sanat kavramının kendisidir. Resim sanatı, müzik sanatı, heykel sanatı dediğimiz gibi, salt sanat diyerek de tümel bir ifade ile bütünü kapsayan tanımlamalara göndermelerde bulunuruz.

Sanat sosyolojisinin sınırlarının tam olarak çizilmemiş ve tanımlanmamış olmasına rağmen [3] , bu alana giren bazı dallar kendini göstermeye başlamıştır. Müzikoloji disiplini yaklaşık olarak yüz yıldır bilimsel yöntemlerle müziği incelemekte ve araştırmaktadır. Bu tür çalışmalar aynı zamanda sanat sosyolojisini meşrulaştırmayı da beraberinde getirmektedir. -Devamı »

user_63_flsfDURUM :
Bir piliç, bir yolda karsidan karsiya geçer.

SORU:

Piliç karsidan karsiya niçin geçer? -Devamı »

234521Sloven düşünür Slavoj Zizek bir ?akademik rock yıldızı? olarak adlandırılır ve hayranlarının tam anlamıyla onu bir entelektüel kahraman olarak bağrına bastığı bilinir. Hatta kendisine ?kültürel teorinin Elvis?i? yakıştırması bile yapılmıştır. ?Zizek!? belgeseli, kapitalist sistemin eğlenceyi öldürdüğüne inanan bir filozof için, -üstelik konusu, bizzat o filozofun kendi olan- gerçekten de çok eğlenceli bir yapım. -Devamı »

attach.phpKadınlara erkeklerle eşit haklar tanınması özellikle II. Dünya Savaşının sona ermesi ile hızlanmış, Birleşmiş Milletlerin kuruluşu ile evrensel bir boyut kazanmıştır. 1945 yılında Birleşmiş Milletler örgütü Anayasası kadın erkek eşitliğini açıkça belirtmiştir.  Günümüzde bir kaçı dışında Birleşmiş Milletlere üye devletlerin hepsi anayasa ve yasalarına kadın ve erkek vatandaşlarına eşit siyasal haklar tanıyan hükümler koymuşlardır. Bu gelişmede Birleşmiş Milletler Genel Kurulunca kabul veya ilan edilen uluslararası hukuk metinlerinin rolü olmuştur. 1953 yılında kabul edilen ve 1959 yılında Türkiye tarafından onaylanan “Kadınların Siyasi Haklarına Dair Sözleşme” kadınların erkeklerle eşit koşullar altında seçme ve seçilme, kamu görevlerine girme -Devamı »

attach.phpUluslararası alanda çocukların korunmasına ilişkin bir örgütün kurulması düşüncesini ilk olarak 1894 yılında Jules de Jeune ortaya atmıştır. Ancak bu alandaki en önemli gelişme, 1920’de Cenevre’de “Uluslararası Yardım Birliği”nin kurulmasıdır.

Bu örgütün ve “Uluslararası Kadınlar Meclisi”nin çabaları sonucu Milletler Cemiyeti 26 Eylül 1924 yılında “Cenevre Çocuk Hakları Beyannamesi” adı altında bir beyanname yayınlamıştır. Atatürk tarafından da bizzat imzalanan bu Beyanname, çocuğun gelişmesi, korunması, tedavi görmesi, eğitilmesi, istismardan korunması, en önce yardım görmesi, kardeşlik ve barış ruhu içerisinde büyütülmesi prensiplerini içeren beş maddeden oluşmuştur. -Devamı »